Amerika’daki ilk günlerimi abimin şehri olan Chapel Hill’de geçirmiştim. Artık oradan ayrılmanın vakti geldi.Batıyı keşfetmeye gidiyoruz. Tamamen abimin oluşturduğu muhteşem planda ilk durağımız Los Angeles. Gittiğim yerler ve göreceğim şeyler hakkında en ufak bir fikrim yoktu. Amerika’ya giderken tek hayalim Özgürlük Heykeli’nin önünde “Bize Her Yer Trabzon” atkısını açabilmekti 🙂
Amerika’nın doğusundan batısına yaklaşık 4 saat uçtuktan sonra artık Los Angeles’tayız.

Çevreyi biraz gezdikten sonra acıktığımız için restoran arıyoruz. Bulabilirsek Türk olanından 🙂

Güne başlarken ilk işimiz bana iPhone almak..O zamanlar 4S var tabi…

Artık LA sokaklarında gezebiliriz…
Normalde erkekler kızlara teklif eder ama bu Rus bayan arkadaşımız Sasha(böyle yazılıyordur umarım) bizimle fotoğraf çekilmek istedi :))
1901’de kurulan bu demiryolu sistemi Angels Flight ile yukarı çıkılıyormuş. Şu an hizmete kapalı.
Santa Monica – Beverly Hills – Hollywood Boulevard
Batıya gitmişken burada da bir okyanusa gidelim dedik..O yüzden rotamız Santa Monica…
Okyanus keyfinden sonra Beverly Hills’teyiz..Bu mekan Hollywood ünlülerinin ve zenginlerin evlerinin bulunduğu bir yer..Biz de o tepeye çıkıp biraz ev görelim dedik..Tabii fotoğraflarını çektiklerimiz ünlülerinki değildir onlara yaklaşmak bile zor 🙂
Beverly Hills gezimizden sonra Hollywood Bulvarı’ndayız…
O zamanlar sevdiğim bir şarkıcı Christina Aguilera…Bunu yazarken şarkısına denk gelmem de ilginç bir tesadüf oldu..Feel This Moment! :))
3. kiraladığımız araba..Otoparkta görüp çok beğendiğim aracı abim benim için kiraladı :)) Mitsubishi Eclipse.

Onunla gittiğimiz yer ise apayrı bir dünya Universal Studios.
O kadar büyük alana kurulmuş ki elimizdeki haritalarla gitmek istediğimiz yerleri aradık…
Seaworld..Adamlar yarım saatte müthiş bir film çektiler bu alanda..
3.5 yıl öncesini hatırlamak zor olduğu için sadece fotoğraflar üzerinden yazabiliyorum..
Bir sonraki yer San Francisco…Görüşmek üzere :))