Karadağ’daki ilk saatlerimizi kıyı şeridindeki Ulcinj ve Bar’da geçirmiş, sonrasında kuzeye yönelip 3 saatte başkent Podgorica‘yı keşfetmiştik. Yolumuzu uzatarak yaptığımız Ostrog Manastırı ziyaretinden sonra ise sıra güneydeki Budva’ya gelmişti.
Yolumuz eski başkent Çetince‘den geçiyordu. Buralara kadar gelmişken Karadağ’ın en popüler parklarından olan Lovcen’i görmemek olmazdı.
Lovcen Milli Parkı, başkentin batısında ve yaklaşık 50 kilometre uzaklıkta bulunuyor. Bağlı olduğu Çetince’ye uzaklığı ise 19 kilometre. Yaklaşık 30 dakika süren bol virajlı ancak bir o kadar da güzel manzaralar sunan yol sonrası parka varılıyor. Toplu taşımanın bulunmadığı parkta rakım 1749 metre. Giriş ücreti 2 Euro.
1952 yılında milli park ilan edilen Lovcen’de yapılabilecek birkaç aktivite bulunmakta. Bunlar Njegusi Köyü‘nü ziyaret etmek, köyün yakınlarındaki kanyonda zipline yapmak, park alanında bulabileceğiniz haritalardan size uygun rotada yürüyüş yapmak ve en önemlisi (herkesin de yaptığı) Podgorica yazımda bahsettiğim Karadağ’ın Prens-Piskopus (vladika)’u II. Petar Petrović-Njegoš ‘in mozolesinin (anıt mezar) bulunduğu bölümü ziyaret etmek.
Buraya çıkmak ise birazcık(!) zor. Toplam 461 basamak sonrası ulaşılan zirvede sizi iki tane kocaman bekçi heykeli karşılıyor. Arkalarındaki kapıdan geçildiğinde ise II. Petar mozolesine ulaşıyorsunuz.
Mozoleye giriş ise 3 Euro. Eğer bu parayı verip içeri girerseniz arka bölümde 360 derece panoramik manzara sizi bekliyor. “Sırf bunun için bu kadar parayı vermeye değer mi?” diye sorarsanız bence değmez, göreceğiniz şeyin fotoğrafını ben buraya koyayım 🙂
Bol basamaklı mozole ziyaretimiz sonrası Budva‘ya doğru yol aldık. Yorgun, bitkin ama heyecanlıydık. Tepeden kuş bakışı izlediğimiz Budva manzarası bizi bir sonraki gün için motive etmeye yetti de arttı 🙂
Gezmek Güzel Şey & Hayat Gezince Güzel
Yorumlar
Burcu
(9 Şubat 2018 - 08:17)Çok güzel bir yermiş gerçekten bayıldım.